Mimar Yusuf İzzettin Aydın, Yaşam alanlarımız
Günümüzde yaşam alanlarının mutluluğa etkisi, özellikle çocukların mutluluğuna etkisi belirgin şekilde hissedilmekte ve tüm planlamalarımızı ve tasarımı etkilemektedir. “Geçmişte çocuklarımızın oyun alanları sokaklarken günümüzde bu alanlar evlerin, sitelerin bahçeleri ve okulların içi olarak değişti.
Çocukluk dönemi her bireyin gelecekteki karakterinin şekillenmesinde çok önemlidir ve günümüz çocuklarını en fazla yaşadıkları alanlar etkiliyor. Konuyla ilgili konuşan Mimar Yusuf İzzettin Aydın şunları söyledi;
“İnsanların yaşama alanlarına günümüzde sosyal ve ekonomik statülere göre konut, recidence, villa, köşk, konak, ev, yalı gibi isimler veriyoruz. Biz Huma yapı olarak yaşam alanlarımızı planlarken ailelerin ve özellikle çocukların mutluluklarını arttıracak tasarımlar yapmaya çalışıyoruz.
Yaşam alanlarımız çağlar boyu kültürümüz, geleneklerimiz, çevre şartları, İklim şartları vb. unsurlara göre oluşmuştur. Mardin’de kalın taş duvarlar arkasında oluşturulan yaşam alanları Karadeniz’de yerini taş duvarlar üzerinde yükselen ahşap yapılara bırakmıştır. Eski İstanbul konutlarından oluşturulan kışlık odalar daha korunaklı ve alçak tavanlıdır. Mekanlarda yaşayan insanların inanç değeri, onların yaşam alanlarının sınırlarını belirlemektedir.
Aileler günümüzde şehirleşmenin ve pek çok farklı etmenden dolayı küçülmüş, konutlar da kullanılan mobilyalar, aletlerin teknoloji ile ilişkisi ve gelecekteki karakterinin geliştiği en önemli yılların olduğu çocukluk döneminin mimariyle ilişkisi gibi başlıklarla tasarlanmaya başlanmıştır.
Mimari, insanın psişesini de derinden etkiler. Bu arada çocukluk dönemi her bireyin gelecekteki karakterinin şekillenmesinde çok önemlidir ve onu en çok o dönem içinde yaşam alanları etkiler.
Ancak çocukların gelecekte yaratıcı bireyler olmaları için yetiştikleri mekanlar, genellikle onların güncel ihtiyaçları ve spor alanları düşünülmeden tasarlanmaktadır. Bu nedenle çocukların yaşam alanlarını değerlendirmeye katarak oluşturulan mimari tasarımlar, çocuğun ve dolayısıyla her toplumun tüm bireylerinin geleceğinin şekillenmesinde büyük bir etki yaratabilir.
çocukların yaratıcılığı ve kişiliği bu alanların canlılığının ve yaşam alanlarının etkisi altında şekillenecektir.
Huzur ve üretkenlik, yaşam alanları için mimari tasarımın temeli olabilir ve çocukların memnuniyet duygusunu artırabilir.
Bu çalışma, betimsel-analitik yöntemle çocuklarla ilgili oyun odaları, eğitim odaları ve dinlenme alanını içeren başarılı tasarım ile ilgili çocukların yaratıcı duygularını uyarmak ve güçlendirmek için bazı kriterler ve çözümler bulmaya çalışılmalıdır.
Biz Huma yapı olarak tasarladğımız projelerde özellikle çocukların yaşam alanlarında yapmaya çalıştığımız tasarımlarla onların güncel ihtiyaçlarına cevap vermeye çalışmaktayız.
Aslında biz bugün yaptığımız tasarımlarla çocuklarımızı geleceğe hazırlamaya çalışmaktayız.
Tasarımları artık sadece mimari olarak değil sosyolojik olarakt da düşünmek ve ona göre hareket etmeliyiz.
Yeni yaşam alanlarında kay kay pistleri, tırmanma kuleleri, macera parkları, sanal gerçeklik alanları ,fitness alanları, gibi günümüz çocuklarının ilgisini çekebilecek alanlar oluşturmalıyız.”
MUSTAFA DENİZ